adamak, kendini adamak, vakfetmek, vermek — consagrar, consagrarse, dedicar, dedicarse, interesarse, sacrificar - oynatmak - oynamak - pull out all the stops (en) - assign, put (en) - kullanmak, sürekli çalışmak — manejar - address (en) - boşa harcamak, heba etmek, ziyan etmek — desperdiciar, malgastar - boşa harcamak, yanlış uygulamak, yerinde kullanmamak — usar indebidamente - avail (en) - overdrive, overuse (en) - aprovechar piezas de repuesto ya usadas en otra parte - geri dönüştürmek — reciclar, reutilizar - birisini kullanmak, faydalanmak, istismar etmek, iyi kullanmak, kullanmak, sömürmek — aprovecharse, explotar - kullanmak — intervenir - gastarse - kullanmak — ejercer - faydalanmak, keyfini sürmek, mutluluğunu duymak, yararlanmak - binip ... ile gitmek, binmek — coger, tomar - ortaklaşa kullanmak, paylaşmak — compartir - çalıştırmak - implement (en) - başvurmak, güvenilecek bir şeyi olmak — acudir a, apoyarse en, recurrir a, refugiarse en[Spéc.]

empleo, uso - kullanma, kullanım, kullanış, yararlanma — aplicación, consistir, destino, empleo, manejo, uso, utilización[Nominalisation]

utilisable (fr) - aprovechable, servible, utilizable[QuiPeutEtre]

inemployable (fr) - inservible, inútil, no utilizable[QuiNePeutEtre]

uygulama — aplicación, aplicación práctica - fayda, işe yararlılık, yarar — conveniencia, provecho, utilidad - kullanıcı — persona que usa algo, usuaria, usuario - utiliser, utilizer (en)[Dérivé]

kullanmak — aplicar, practicar, usar, utilizar[Domaine]

employer (fr)[Similaire]

aprovechar (v. trans.) • emplear (v. trans.) • faydalanmak (v.) • istifade etmek (v.) • kullanmak (v.) • usar (v. trans.) • utilizar (v. trans.) • yararlanmak (v.)