derecelendirmek, sıralamak, yerleştirmek — add value to, grade, order, place, range, rank, rate - stand - beğenmek, onaylamak, tasvip etmek, uygun bulmak — approve - onaylamamak, tasvip etmemek, uygun bulmamak, yanlış bulmak — disapprove - karar vermek — choose - önceden hüküm vermek — prejudge - değer biçmek, değerlendirmek — appraise, assess, evaluate, examine, measure, valuate, value - tekrar değer biçmek, yeniden değerlendirmek — reappraise - bir kenara itmek, kulak asmamak, reddetmek — reject, ward off, wave aside - kabul etmek, üstlenmek — accept, credence - düşünmek, inanmak, kani olmak, zannetmek — believe, conceive, consider, think - anlamak, düşünmek, ölçüp biçmek, sanmak, tahmin etmek — calculate, count on, estimate, figure, forecast, reckon, weigh, weigh up - geleceği düşünmek — expect - ...den kaynaklandığını düşünmek, ...-e bağlamak, atfetmek, isnat etmek, mal etmek, tarafından yaratıldığını düşünmek — ascribe, assign, attribute, impute - assign, attribute - onaylamamak, tasvip etmemek — disapprove, reject - açıklamak, beyan etmek, bildirmek, tebliğ etmek — adjudge, declare, hold - denetlemek, eleştirmek — critique, review - bırakmak — fail - pass - denemek, sınav/imtihan yapmak, tecrübe etmek, test yapmak — essay, examine, prove, test, try, try out - desteklemek, güç birliği yapmak, savunmak, tarafını tutmak — align, array, stand up for, take someone's part[Spéc.]

değerlendirme, görüş — assessment, judgement, judgment - karar verme — judgement, judging, judgment - otorite, vergi takdir ve tahakkuk memuru — evaluator, judge - ...-e bakılırsa — judging from, to judge from[Dérivé]

eksiğini yakalamak, eleştiride bulunmak, eleştirmek, kusur bulmak, tenkit etmek — censure, criticise, criticize, knock, pick apart, pick holes in, reprove - kullanılmaz olduğunu bildirmek — condemn - aklamak, beraat ettirmek, suçsuz bulmak — acquit, assoil, clear, discharge, exculpate, exonerate - mahkum etmek, mahkûm etmek, suçlu bulmak — convict, find guilty, pronounce guilty[Domaine]

eleştirmek (v.) • estimate  • evaluate (v.) • fikir edinmek (v.) • judge (v. trans.) • karar vermek (v.) • pass judgment (v.) • tahmin etmek  • yargılamak (v.)